Yaptığım görüşmelerden biri oldukça olumlu geçti. İkinci görüşme gelecek hafta Peşembe günü olacak. İlgimi çeken bir iş. Ücret tarafında alışık olduğum mertebelere çıkabileceklerini sanmıyorum ama benim esas öncelik sıralamam şu:
1. Hakkaniyet ve adalet duygularının zedelenmediği, insanların birbirlerine ölçülü ve saygılı olduğu kurumsal bir şirket,
2. Hareketli ve zevkli bir iş,
3. Mütevazı standardımı devam ettirebileceğim ve de para biriktirebileceğim miktarda makul bir ücret.
Stres ve hırs beni son yıllarda çok yıprattı ve yordu. İstikrara ihtiyacım var. Bir yıl sonra tekrardan iş aramak istemiyorum. Hiç değilse bir beş yıl aynı iş yerinde çalışmak istiyorum. İşimi hayatımın merkezine koymaktan vazgeçmem gerekiyor galiba. Amerikalılar "Dur ve gülleri (ya da kahveyi) kokla!" derler. Ben de öyle yapmaya niyetleniyorum.
Şu görüşmelerim de olumlu sonuçlanır da bana düzgün bir teklif gelirse çok iyi olacak. Böylece neredeyse birikimlerime hiç dokunmadan yeni bir işe başlayacağım. Umarım işim rast gider.
29 Mart 2008 Cumartesi
Sosyal Güvenlik Reformu
Bu konuya ne kadar takılı olduğumu bilen bilir. Bugünkü Akşam Gazetesindeki Deniz Gökçe'nin yazısını tavsiye ederim. Kendisi son bir haftadır bu konuda tam da benim düşüncelerime paralel yazılar yazdı.
25 Mart 2008 Salı
Görüşmeler
Şimdiye kadar birkaç görüşme yaptım. Detaylara giremeyeceğim ama; son derece düzgün bir şirketler grubu yöneticisi ile görüştüm. Bir firsat olduğundan değil ama tanışma amaçlı görüştük. Daha sonra bir headhunter ile görüştüm, tam bir felaketti. Headhunterlara artık şüpheyle yaklaşıyorum. Bugün bir firma ile görüştüm ama çok iyi geçmedi. Kafam karışıktı ve şirket beni cezbetmedi sanırım. Yarın da büyük bir holdingimizin bir şirketinin Genel Müdürü ile görüşeceğim.
Sonra da paldır küldür Ankara'ya geri gitmek durumundayım. Annemin eski evi nihayet satıldı. Çarşamba günü satışı bitireceğiz. Bir aksilik olmadan hallolsun da...
Ankara'dan buraya kardeşimin arabasıyla geldim. Onların ikinci arabası olduğu için ufak, ekonomik bir araç. Normalde sadece şehir içinde kullanıyorlar. Yol boyunca neredeyse herkes beni solladı. Tek kelimeyle korkunçtu. Yarın da geç vakit yola çıkmak zorundayım. Umarım sorunsuz bir şekilde giderim. Arabanın en iyi yanı ise sanırım yaklaşık 80 YTL'lik benzinle Ankara'dan buraya gelebilmesiydi. Bu gerçekten müthiş.
Sonra da paldır küldür Ankara'ya geri gitmek durumundayım. Annemin eski evi nihayet satıldı. Çarşamba günü satışı bitireceğiz. Bir aksilik olmadan hallolsun da...
Ankara'dan buraya kardeşimin arabasıyla geldim. Onların ikinci arabası olduğu için ufak, ekonomik bir araç. Normalde sadece şehir içinde kullanıyorlar. Yol boyunca neredeyse herkes beni solladı. Tek kelimeyle korkunçtu. Yarın da geç vakit yola çıkmak zorundayım. Umarım sorunsuz bir şekilde giderim. Arabanın en iyi yanı ise sanırım yaklaşık 80 YTL'lik benzinle Ankara'dan buraya gelebilmesiydi. Bu gerçekten müthiş.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)