29 Haziran 2007 Cuma

Secimler Yaklasirken...

Politikacilarin populist soylemleri, miting meydanlarindaki ufurumleri nedeniyle bunalmis vaziyetteyim. Su 22 Temmuz gelse gecse de kurtulsak diyorum. Kendimi tum siyasi yazilardan ve TV programlarindan uzak tutuyorum ki, gidip oyumu kullanmak icin hevesim kalsin.

Bazi insanlar sirf ekonomik stabilite filan deyip, mevcut iktidari tekrar gorevlendirme pesinde, bazilari sirf bu iktidarin tersi olarak gordukleri ana muhalefet partisine butun tuhaf soylemlerine ragmen oy verme niyetinde. Gorebildigim kadariyla sinirler geriliyor, toplum kamplara bolunuyor. Iste bence zaten muttefik gorunup arkamizdan kuyumuzu kazmaya calisanlarin da, dusmanimiz olduklarini hic saklamayanlarin da istedikleri bu sekilde gerceklesiyor.

Kendi kiymetimizi bilmiyoruz, yapabileceklerimizin ve yapamayacaklarimizin farkinda degiliz, bir ruzgarin onunde surukleniyoruz adeta. Neden kendi kaderimize sahip cikmak bu kadar zor?

Bati medeniyeti diye tutturmusuz ama Bati'nin bugunku medeniyetini hic sorgulamiyoruz. Din bizde on plana cikiyor diye sinirleniyoruz ama Bati toplumlarinda din zaten cok on planda. Tek fark, Bati'da insanlar cok dindar da olsa bunu afise eden bir sembol yok. Kadin haklari Bati toplumlarinda da cok zayif durumda ama yine bu sembolsuzluk nedeniyle fazla dikkat cekmiyor. Bizde basi ortulu ve ev kadini olan birisini gordugumuzde derhal onun baski altinda oldugunu dusunuyoruz. Bu tarz insanlar biraraya gelince bizi mevcut hayat tarzlarimizdan koparacaklar diye endise ediyoruz. Muhtemelen biraz hakliyiz aslinda ama Hristiyan ve Yahudi baskisi ve politik etkinligi de az buz degil. Yavas yavas sessiz ve derinden hepsi birbirini destekliyor ve belli amaclarin etrafinda toplanmis cikar gruplari zenginlesiyor, gucleniyor. Muslumanlar ise kendi aralarinda dahi anlasamadiklari icin surekli geride kalmis, yeni caga ayak uyduramamis barbarlar olarak algilaniyor. Oysa ki bugunun medeniyetin dayanagi olan astronomi, tip, felsefe, matematik gibi alanlarda muazzam musluman bilginler yetismistir. ne zaman kaybettik biz bu vizyonu? Kendi degerlerimize neden sahip cikamadik?

Bati gercekten medeni mi? Yuzumuzu Ortadogu'ya donelim de demiyorum. Kisilik sahibi, ulusal degerleri olan, bunlara sahip cikan, bu vatan icin canini feda etmis insanlari daima hatirlayan ve onlarin kurdugu bu ulkeyi vatan olarak benimseyen seven, koruyan bir toplum olamaz miyiz yani? Cok mu zor bu?

Icim aciyor ulkemizin haline...

28 Haziran 2007 Perşembe

Pratik Yemek Tarifi 3

Yaz sicaginda sicak yemek iskence gibi oluyor. Zeytinyagli soguk yemekler hem serinletici hem de hafif. Asagidaki tarifi uzerine yogurt koyarak da tuketebilirsiniz. Serin serin, afiyet olsun...

Zeytinyagli Biber Kavurma (1-2 Kisilik)

Ince kabuklu 8-10 adet dolmalik biber veya 10-12 adet carliston biber
1 adet iri domates
1 adet orta boy sogan
Tuz
2-3 kasik zeytinyagi

Soganlari kup kup dograyip, tuzlayarak derin bir teflon tavada orta ateste cevire cevire hafifce pisirin. Uzerine kup kup dogranmis domatesi ilave edip, atesi biraz acin. Birkac kez cevirdikten sonra yaklasik yarim santim genisliginde dogradiginiz biberleri ilave edin ve ara sira cevirerek kavurun. Sebzeler suyunu cekince, atesten alip, cam bir tabaga koyarak sogumasini bekleyin. Buzdolabina konacak kadar sogudugunda, 1-2 saat buzdolabinda tuttuktan sonra servis yapabilirsiniz.

Ben bu yemegi biraz daha fazla hazirlayip, iki ya da daha cok kez yemegi tercih ediyorum. Zeytinyagli yemekleri 3 gunden fazla bekletmek, tadlarini bozuyor, onun icin olcuyu zamanla kendi ihtiyaciniza gore ayarlayabilirsiniz.

25 Haziran 2007 Pazartesi

Cok calisiyorum diyenlere...

Gectigimiz gunlerde ekibimin bir bolumunu olusturan birkac kisiye hafif yollu firca kaydim. Cok fazla calisiyorlar, her ise "tamam yapariz" diyorlar. Anlamadim? Efendim? "daha ne istiyorsun?" mu dediniz?

Cok calismak, uzun saatleri isyerinde harcamak her zaman verimli calismak ve yuksek katma degerli isler yapmak degildir. Ivir zivir, kimsenin yapmak istemedigi islere bulasmak ve saatlerce calismak neye yariyor ki? Ote yanda is listesi olarak yazdigimiz, acil onlem alinmasi gereken, yapmadigimiz takdirde risklerimizi artiran ve daha oncelikli pek cok is var. Rahmetli babaannem: "Lazim ile elzemi ayirmak gerek" derdi. Cok dogru bir soz. Sonucta hersey lazim ama elzem olanlar hangileri? Bunlari yapmazsak ne olur? Kafayi calistirmak yerine gereksiz islere sardirip, sonra da "ben cok calisiyorum ama, siz Ahmet'i kayiriyorsunuz, ona benden fazla ucret oduyorsunuz" diyen calisanlara ekstra gicik oluyorum. Be akilsiz, bir don de bak bakalim, sen ne yapiyorsun, hangi ise yariyorsun? Katma degerin kadar konus!

Bu bunaltici yaz sicaginda bir de bu islerle ugrasiyoruz... Emekli olmak istiyorum! Imdat! Ne yazik ki, kanunen 2012'de, iyi ihtimalle 2014-2015'te, daha gercekci olacaksak 2015-2020 arasi emekli olabilirim. Ooooofff, offf...