Bugun http://ekonomiturk.blogspot.com sitesinde OSS kalkacak mi baslikli bir yazi var. Arz/Talep dengesizligi ve milletimizin etiket meraki nedeniyle ben bunu uzak bir hayal olarak goruyorum.
Biz Saray'da Peskircibasi Fesmekan Efendi'inin soyundan olmakla ovunen bir milletin temsilcileriyiz. Kisisel basarilarin degil unvanlarin meraklisiyiz. Bu nedenle "oglum/kizim okumak istemedi, cok guzel dikis dikerdi, modaci olmaya karar verdi, biz de ailecek onu destekliyoruz" diyebilecek cok fazla anne-baba cikmaz. Bazi insanlar sirf bu yuzden aileleri ile ters dusmeyi dahi goze aliyorlar. Ancak, cogunluk ataerkil toplum nedeniyle boyun egiyor.
Eh, buna politikacilarin populist bir yaklasimla degil her ile neredeyse her ilceye bir universite acma sevdasi eklenince ortalikta yeterli akademik kadrosu olmayan, minimum yatirimla kurulmus, dogru duzgun laboratuvari, kutuphanesi, dersligi olmayan bir suru absurd okuldan gecilmiyor. Bunlarin mezulari da "universiteli issizler" olarak kategorize ediliyor. OSS super bir sistem degil. Bir insanin hayati birkac saatlik performansi ile olculmemeli. Her ne kadar orta ogretim basari puani falan gibi faktorler varsa da temelde o birkac saatlik sinav belirleyici oluyor. Ama bunun alternatifini uretmek kolay degil. Talebi nasil kisacagiz? Lise mezunu insanlar hangi is kollarina tesvik edilecek?
Belgesellerde izliyoruz. Itfaiyeci ciddi mesleki egitim aliyor, standartlari belli, proseduru net bir sekilde gorevini yurutuyor, hata az yapiliyor, cok degilse de makul bir yasam surdurecek para kazaniyor ve meslegi ile hem kendisi hem ailesi gurur duyuyor. Keza polisler de oyle, saglik sektorunde destek birimlerinde calisan ambulans soforleri, hemsireler, saglik gorevlileri, arama/kurtarma calisanlari da oyle. Yaptiklari isler hem yuksek katma degerli, hem manevi acidan tatmin edici. Aldiklari paralar yeterli geliyor. Bizim memlekette orta-ust duzey gelir grubunda bir ailenin "oglumuz polis olmak istedi, onunla gurur duyuyoruz" dedigini duymak ne kadar olasi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder