23 Ekim 2007 Salı

Nasil Ev Sahibi oldum?

Politik dusuncelerimi kendime saklayip, kisisel finans yazmaya devam edeyim ben. "Kotu komsu insani ev sahibi yapar" diye bir soz vardir. Benimki de buna benzer birsey. Daha ziyade "gicik ev sahibi insani ev sahibi yapar" diyebilirim.

Cok efendi bir ev sahibim vardi, ben de onun kiracisi olarak memnun mesut yasayip gidiyordum. Derken o donem oldukca yakin arkadas oldugum bir cift yeni bir ev aldilar ve bana cok yakin olan kendi evlerinden tasinmaya, onu da kiraya vermeye karar verdiler. Fikir nasil olustu hatirlamiyorum; ya ben teklif ettim ya da onlar, kendimi bir anda tasinmaya hazirlanirken buldum. Ilk etapta yeni evlerinde de boya,badana isleri oldugu icin, ciktiklari evin badanasini da yaptirip cikmak niyetindeydiler fakat benim tasinmama yakin bir zamanda yeni eve cok para harcadiklarini soyleyip, badanayi yaptiramayacaklarini belirttiler. Sorun etmedim badana konusunu ben ustume aldim. Evde yapilmasi gereken bazi tamiratlar vardi. Arkadaslarim ev sahibi olduklari halde evlerine pek ilgi gostermemislerdi. Banyoda, panjurlarda, bazi mutfak dolaplarinda ve simdi tam da hatirlamadigim bazi konularda ufak tefek tamirat gerekiyordu. Panjurlardan esen ruzgar eve doldugu icin onlarla ilgili tamirat biraz daha teferruatliydi. Hepsi sokulup, temizlenip, aralarina fitiller konulmak suretiyle onarildilar vs. Uzun sozun kisasi kiranin yarisi kadar tutan bir meblag bana fatura edildi. Arkadaslarimla anlasmama gore bu tamiratlari ilk kiradan dusecektim. Oyle de yaptim fakat, hemen akabinde arkadasim (erkek olan) beni arayip, "Allahaskina bu kadar tutacak ne tamirat vardi evde?" seklinde oldukca kaba bir sorgulamaya giristi. Nadiren de olsa sukunetimi muhafaza etmeyi basarabilirim, zaten kizmaktan cok icerlemistim ve o yuzden tartismaya girmeyip, telefonu kapattiktan sonra hemen geri kalan parayi da EFT yaptim. Bu sefer esi beni arayip "biz sana parayi gonder mi dedik? Malum X, arkadaslik ve is konularinda farkli dusunur, belli hassasiyetleri var, tamiratin ne kadar tuttugunu ogrenmek hakki" gibilerinden birseyler soyledi. Kirginligimin boyutunu tarif etmem imkansiz. Beni uzun sureden beri taniyan bu insanlarin kendilerini kaziklayacagimi dusunmus olmalari beni perisan etti. Tamam tamirati yapan adamlar beni kaziklamis olabilir. bana makul gelen meblag belki fazladir. Tum bunlari anliyorum ama olaya yaklasim bicimleri derhal kendileriyle olan iliskime bir son vermeme neden oldu. Eve o kadar masraf edip, tasinmis oldugum icin de cikmak istemedim. Iki yil o evde oturdum ve eski arkadaslarimla cok gerekli durumlar haric tek kelime etmedim. Araya girmek isteyen arkadaslarimi da kibarca uyardim, araya girmeye kalkarlarsa kendileriyle olan iliskimi de kopartmakta bir an bile tereddut etmeyecegimi net ve kesin bir sekilde ifade ettim. Bu arada da mumkun mertebe para biriktirmeye ve kiraci olmaktan bir an evvel kurtulmaya calistim.

2004 senesi basinda ev fiyatlari oldukca makul seviyelerde seyretmeye baslamisti. Cebimde sadece 25 milyar eski TL ve Ankara'da henuz tamamlanmamis bir kooperatif vardi ve ev aramaya basladim. Birkac kafta sonunu bu ise vakfettikten sonra simdiki evimi buldum. 92,5 milyar TL isteniyordu. Boya, badana, tamirat, vergi, emlakci ve tasinma masraflarini da dusununce yaklasik 105 milyar TL'ye gereksinim duyuyordum. Bir bankadan Euro kredi kullanmaya karar verdim. Niyetim Ankara'daki kooperatif biraz degerlenince borcumu kapatmakti. Bu esnada annem ve cok yakin bir arkadasim devreye girdiler. Bankadan az borclanmami, aradaki parayi kendilerinden almami istediler. Onlara cok kisa vadede borc odemekte zorlanacagimi soylesem de israr ettiler. Arkadasimdan USD olarak, annemden de Likit Fon olarak borc aldim. Cok sukur ki, Ankara'daki kooperatif kisa surede aniden prim yapti ve banka borcumu 3. ayin sonunda tamamen kapattim. Arkadasimin parasini 8 ayda, anneminkini de 13 ayda odedim. Kendime ait bir evde oturuyor olmanin mutlulugunu hicbirseye degismem. Normalde gozumu karartip, cebimde bu kadar az para varken cesaret edemeyecegim bir ise giristim. Iyi ki de yapmisim ama insan her zaman bu kadar sansli olamaz. O nedenle borctan hep uzak dururum. Ev ya da belki otomobil gibi cok buyuk seylerin disinda hicbirsey icin borc yapmamayi prensip edindim. Su ana kadar otomobil almak icin dahi borclanmadim. Cebimdeki para ne kadarsa ona gore davrandim. Borcla pahali bir otomobil alip sonra benzin parasi bulamayip, ona binememektense, borcsuz mutevazi bir arac almayi tercih ederim. Param buna da yetmiyorsa demek ki otomobil sahibi olmak bana gore degil diye dusunmeyi tercih ederim.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Cidden tebrik ederim, şu sıralar gözlerim nemli iken böyle güzel ümit verici şeyler okumak insanı acabaa halaa bir umut olabilirmi dedirtiyor.

Adsız dedi ki...

çok iyi yapmışsınız.ben bir senelik evliyim kayınvalidemin evinde kalıyorum ama kendime bir ev alamadığım için şu sıralar psikolojik sorunlar yaşıyorum.ben 24 eşim 27 yaşındayız.sizce takıntılımıyım dersiniz.hazır çocuk düşünmüyorken bir ev alabilsek dünyalar benim olacak.ama nasıl?