Çalışma hayatından ürküp, evlenip, evde oturmaya niyetlenen kızkardeşin hikayesinin son bölümüne geldik.
Kadın ya da erkek, bir insanın başka bir insanın parasına muhtaç olması benim anlayabileceğim birşey değil. Üniversite mezunu, meslek sahibi genç bir kadın, sabah eşini işe gönderirken nasıl para ister? Eşi paranın hesabını sorar mı? Kadın paranın hesabını nasıl verir? Eşi parayı bir güç aracı olarak kullanır mı? Her evlilik mutlu bir şekilde sonsuza kadar sürer mi? Ben bunları düşünürüm.
Diyelim ki evlilik uzun sürmedi ve kadın kendi ayakları üstünde durmak mecburiyetinde kaldı. Çalışma hayatına hiç atılmamış birisinin iş ararken şansı ne kadar olur sizce? Akranları kariyerlerinde ilerlemişken, sıfırdan işe başlamak ne kadar kolay olabilir? Üstelik işverenler küçük çocuğu olan tek başına bir anneyi mi tercih eder, okuldan yeni mezun olan hevesli ve henüz ailevi sorumlulukları olmayan bir genci mi? Hayat hiç kolay değil. Hele adil, asla değil. En kötü olasılıkları düşünüp buna göre hareket etmek gerek.
Bana sorarsanız, eli iş tutan herkes ama herkes, çalışmalı ve kazanabildiği ölçüde parayı kazanmalı, tasarruf etmeli, ilerisi için, olabilecek zor zamanlar için ve en önemlisi finansal olarak özgür olabilmek için para biriktirmeli. Eşlerin ikisi de çalışıyorsa ve harcamaları ortak yapıyorlarsa bile her birinin kendine ait bir hesabı ve tasarrufu mutlaka olmalı bana göre. Sonuçta herkesin kendine gore bir hobisi, yardım etmek istediği bir kuruluş ya da kendini geliştirmek için gitmek istediği bir kurs olabilir.
Değerli okurumun çok iyi bir okuldan mezun olacak olan kızkardeşi umarım doğru yolu bulur ve hem iş yaşamında hem de evlilik yaşamında çok mutlu olur.
Not: Daha evvel de “Your Money or Your Life” isimli kitabı okuduğumdan bahsetmiştim. Bu kitabı kendi blogunda özetleyen The Simple Dollar blogunun sahibi Trent Hamm'den özetini tercüme edip yayınlamak için izin aldım. Yarın bu çeviriyi okuyabileceksiniz. Kitapta “Finansal Bağımsızlık” diye bir kavramdan bahsediliyor. Çok akıl çelici...
1 yorum:
Süpersiniz, sabırsızlıkla bekliyorum çevirinizi.
Yorum Gönder