Eğer son tuvalet kağıdı rulosunu kullanmaya başladığınızda markete gidip tuvalet kağıdı almaya kalkarsanız büyük olasılıkla gereğinden fazla ödersiniz. Fiyat defteri tutun demiştim değil mi? Eğer her zaman aldığınız ürünlerin fiyatlarını bilirseniz iyi bir kampanya yakaladığınızda bunu hemen değerlendirebilirsiniz.
Bugün markete girdiğimde 32 ruloluk iyi bir marka tuvalet kağıdının 12.95 TL ve en pahalı markanın yarım kesikli kağıt havlusunun 12'lik paketinin 8.95 TL olduğunu görünce yine dayanamadım ve stokları artırmış oldum. Yarım kesikli mutfak havlusu çok ekonomik oluyor ve uzun dayanıyor. Büyük ihtimalle evdekilerle beraber düşününce 1 yıl falan kağıt havlu almama gerek kalmayacak. Tuvalet kağıdı stoğu da Ağustos sonuna kadar dayanır sanırım. Gerçek bir "tightwad" olsaydım mutlaka tüketim sürelerini hesaplardım ama o kadarı beni aşıyor.
Bazı ürünlerin belli periyodlarla kampanyasının yapıldığını fark ettim. Örneğin hindi göğsü zaman zaman iki paket birarada satılıyor. Ben de bu dönemlerde son kullanma tarihlerine dikkat ederek, hindi göğsü alıyorum. Sabah kahvaltılarında bazen sandviç yediğim için hindi göğsünü kullanmayı seviyorum. Hem havalar da çok güzelleşti. Deniz kenarında uzun yürüyüşlere çıkarken de evden hazırladığınız sağlıklı atıştırmalıkları yanınıza alırsanız, açık havanın keyfini mini bir piknikle artırabilirsiniz. Elinizin altında hafif sandviçler yapabilecek malzemeniz olsun.
3 yorum:
Merhaba,
Yazılarınız çok güzel ve faydalı, blogunuzu keşfettikten beri sadık bir okurunuzum. Daha önce dikkat etmediğim ufak detaylara şimdi daha bir dikkatle eğiliyorum, tasarrufun küçüğü büyüğü olmadığını anladım. Bu yazıyı okurken gülümsedim çünkü geçen gün market alışverişinde bahsettiğiniz gibi tuvalet kağıtlarında indirim vardı, bunu görünce her zaman aldığım ürünün fiyatı da aklımda olduğu için kendimi karşılaştırma yapmak için hesap yaparken buldum. Neticede kampanyanın daha hesaplı olduğunu görerek stoklara ilave yaptım bende..
Eda
Bayılıyorum sizin şu ufak çözümlerinize.. Mutlu olmak için illa boğaza karşı lüks bir restorantta bitirilemeyecek yemekler sipariş etmeye gerek yok değil mi.. Hem tutumluluk hem de küçük mutluluklar öğretiyorsunuz bize... Sağolun..
Yorum Gönder